Kategoriler
Yaşam

Abdullah Cevdet Tarafından Söylenen Sözler

Abdullah Cevdet tarafından söylenen sözler yazımızda büyük Abdullah Cevdet şahsiyetinin değerli sözlerine yer vereceğiz.

Abdullah Cevdet Tarafından Söylenen Sözler

Abdullah Cevdet tarafından söylenen sözler yazımızda büyük Abdullah Cevdet şahsiyetinin şimdiye kadar söylediği en güzel ve anlamlı sözlerini bulacaksınız. Eğer sizler de Abdullah Cevdet şahsiyeti ile ilgili bildiğiniz güzel ve anlamlı sözler varsa lütfen bizlerle paylaşın.

Sponsorlu Bağlantılar

Abdullah Cevdet Hakkında Kısa Bilgi

Osmanlı İmparatorluğu’nun son yıllarında ve cumhuriyetin kuruluş döneminde yaşamış Kürt kökenli Türk siyasetçi, düşünür, göz hekimi, şair ve çevirmen.
Doğum tarihi 9 Eylül 1869
Doğum yeri Arapgir, Malatya, Osmanlı İmparatorluğu
Ölüm tarihi 29 Kasım 1932
Ölüm yeri İstanbul, Türkiye

Abdullah Cevdet: Söylediği Sözler

Abdullah Cevdet Tarafından Söylenen Sözler
Akl-ı Selim, kutsi bir isyandır ve bunu gönüllerde gezdirmek aşkının ateşi hiçbir zaman söndürülemeyecektir. Promethe, Kafkas Dağları’nda değil, gönül dağlarındadır ve zincirlerini kırmıştır. Mabudumuz fazilettir. Amali fazilet ise hürriyetsiz mümkün değildir. Hürriyetlerin akdem ve akdesi fikir ve vicdan hürriyetidir.
Benim fikir ve nazarımca ‘millet-i Osmaniye’ demekle ‘ibad-ı Osmaniye’ [Osmanlı’nın kulları] demek müsavidir [eşittir]… Dünyada hangi millet, hangi devlet var ki hanedan-ı hükümdarisinin ismiyle tanınsın? Almanya’da Hohenzollern milleti veya devleti deniliyor mu? Emin olun ki sizin taşıdığınız isim esaret ufuneti [cerahat] esareti neşrediyor. Hanedan-ı Osmani’nin Türkiye’ye ‘memalik-i Osmaniye’, ahalisine ‘millet-i Osmaniye’ namı vermesi bu hanedan efradını, kendilerini hep ve ahaliyi hiç addetmekte olduklarına bir delildir.
…diğer bir olumlu tedbir, kanımıza kan ilave etmektir. Türkiye içine bir göç sistemi oluşturmalıdır. Ben bu sistemi inceliyorum. Sonucu Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı’na sunacağım. Bunun ana çizgileri, İtalya, Almanya gibi müthiş derecede artan ve taşan milletler vardır… Bunları Türkleştirmek şartıyla arazi veririz. Sosyal durumları layık olan bu adamlar Türklerle evlenerek sıhriyyet [akrabalık] ve karşılıklı ilişkiler kurarak, Türk ırkı içinde kaynar, diğer şart da Anadolu içine gelecek ve kanlarını kanlarımıza katacak bu göçmenlerin ziraat ve ziraat sanayiinde bilgili olmaları ve bir miktar sermayeye sahip bulunmaları gerekir.
Geçen pazar çıkan ‘Son Telgraf’ın benden aldığı seyahatime ait bazı beyanatım arasında memleketin müthiş nüfus boşluğu hakkında Türkleştirmek şartıyla kaydını açık bir şekilde ve katiyen koyduktan sonra “Almanya ve İtalya gibi her sene bir milyona yakın miktarlarda artan memleketlerin göçmen akınını, istediğimiz takdirde Anadolu’nun boş olan ve hazineler vermek için güç, kuvvet ve ilim ve sanat bekleyen toprakları üzerine açabiliriz” anlamına gelen bir açıklama ortaya koymuştum. Aynen bu şekilde olan ifadem, hiç mana ve mahiyeti olmadığı halde “Reis-i Cumhur tarafından kabul edilen Doktor Abdullah Cevdet Bey’in damızlık insan celbi hakkında fikri” gibi garip bir başlık altına alınmıştır. Hiç iyi niyete delalet etmeyen bu muameleye hayret ederken, Tevhid-i Efkar’ın hakikati ve değiştirmesine, büyük bir şevk ve hararetle giriştiği ve halkın asabiyetine hakkıyla dokunacak neşriyatına şahit oldum.
Vatandaşlar! Türkiye Türkiyelilerindir. Türkiye vatandaşları kat’iyyen aynı hukuk ve hürriyete mâliktir.
İşte bakın ben Kürt’üm. Kürtleri ve Kürtlüğü severim. Fakat mademki hukuk ve vazifece eşit Türkiye vatandaşlarındanım, her şeyden evvel Türk’üm. (…) Benim bu sözümden, ben mademki Türkiye vatandaşıyım, Kürt lisanı unutulsun, Kürtlüğüm unutulsun dediğim anlaşılmasın. Bilakis, Kürt Kürtçesini, Ermeni Ermenicesini kültürel olarak ihya etsin. Bundan Türkiye’ye zarar geleceğini sananlar ancak bal kabak kafalı veya hain ruhlu kimselerdir.
Sponsorlu Bağlantılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Ne Nedir Vikipedi